Roma İmparatorluğu’nun sert yönetimi altında varlığını sürdüren Iceni kabilesinin kraliçesi Boudica, kocası Prasutagus ile birlikte krallıklarını yönetmektedir. Ancak, kara bir günün ardından Boudica’nın hayatı tamamen değişir, çünkü kocası Prasutagus, Roma’nın ihanetine uğrayarak öldürülür. Varis bırakmadan geride kalan Boudica, Romalılar tarafından zalimce soyulur ve topraklarına el konulur. Bu haksızlığa maruz kalan Boudica, içinde derin bir intikam duygusuyla yanmaktadır. Kocasının haksız ölümü ve Romalıların zorbalığı, onun içinde bir fırtına yaratır. Ancak, Boudica’nın kararlılığı ve güçlü iradesi, bu zorlu anları aşmasını sağlar. Boudica, içinde büyüyen öfkeyle birlikte bölgedeki diğer kabileleri bir araya getirir. Romalıların zulmüne karşı ortak bir direniş oluşturarak, topraklarını savunmaya ve kocasının ölümünün intikamını almaya kararlıdır. Boudica’nın liderliğinde birleşen kabileler, Roma İmparatorluğu’na karşı epik bir savaşın başlamasına neden olur. Boudica’nın cesareti ve liderliği, sadece kendi halkının değil, bölgedeki diğer özgür ruhların kalbinde de bir direniş ateşi yakar. Roma’nın karşısına dikilen bu cesur kraliçe, adaletin ve özgürlüğün sembolü haline gelir.