Adam Ellis’in sosyal medyadaki başarısı, eğlenceli ve dikkat çekici içerikleriyle tanınmasıyla başlamıştı. Fakat, bir gün sosyal medya üzerindeki mizahi bir paylaşımın ardından, hayatı beklenmedik bir dönüş yaptı. Adam, evindeki eski bir sallanan sandalyenin kendi kendine hareket ettiğini fark ettiğinde, bu durumu ilk başta basit bir şansa bağladı. Ancak, bu olayın hemen ardından yaşanan diğer tuhaflıklar ve rahatsız edici durumlar, huzurlu yaşamını tehdit etmeye başladı. Kabus dolu geceler ve zihnini kemiren olaylar, ölmüş bir çocuğun hayaletinin peşinden koştuğunu düşündüren bir gerçekliği ortaya çıkardı. Sosyal medyada “Sevgili David” adlı hikayesini paylaşarak yaşadığı bu deneyimleri anlattı. Hikaye hızla yayılmaya başladı ve büyük bir ilgi gördü. Ancak bu ilgi, Adam’ın gerçek dünyadaki korkularını daha da artırarak, sanal dünyadaki kâbusların gerçek hayatına yansımasına neden oldu. Adam, sanal ve gerçek dünyalar arasındaki sınırları giderek kaybederken, hem zihinsel hem de fiziksel olarak bu korkunç kabustan kurtulmak için amansız bir savaşa girişti. Bu savaş, onun hayatında köklü değişimlere ve derin bir dönüşüme yol açtı.